Header Ads

Seda Sayan ve Cemil İpekçi'yi İhbar Ediyorum

- AYLİN ÇELİK -
Geçtiğimiz günlerde Seda Sayan, TV8’deki programına eşini defalarca kez öldürmeye teşebbüs eden ve en sonunda balkondan atan bir adamı konuk etti. Gerekçe olarak da, kadını dinledim, adil olsun diye karşı tarafı da dinlemek gerekiyordu dedi. Program biz feministleri son derece rahatsız etti ve İFK (İstanbul Feminist Kolektif) Seda Sayan kadın cinayetlerinden haberdar mı "Kadın cinayetlerinden haberiniz var mı Seda Sayan?" başlıklı bir metin yayınladı.

Bunun üzerine Sayan, programına İFK’dan iki kadını davet etti. Tavrı, üslubu son derece rahatsızdı programın başından sonuna kadar. Öncelikle onları, önceki programı başından sonuna kadar izlememekle suçladı. 'Beni mağdur ettiniz, ben öyle değilim' diye program boyunca üst perdeden konuştu.

Programda meramı anlatmaya dahi fırsat vermeyen Seda Sayan’a birkaç word belgesi sözüm var;

Ben dünkü programı başından sonuna kadar izledim ne yazık ki Seda Sayan. Arkadaşlarıma yönelik tahakküm içeren davranışlarınızdan, sözlerden son derece rahatsız oldum.

Şiddetin göbeğinde büyümüş olmanız sizi şiddet uygulamaktan azade etmemiş onu gördüm.

Biz kadınları mağdur diye tanımlamazken kendinizi bu kadar mağdur olarak göstermenizden bir kadın olarak hicap duydum.

'20 yıldır kadın konuları işliyorum' dediniz. Kadın konularını bu şekilde işleyecekseniz lütfen işlemeyin. Ağzınızdan çıkan kelimeler o kadar sorunlu, o kadar negatif etkili ki o sözlerin esası budur demek için bizlerin de bir televizyon kanalı kurması gerekir. Konunun iki tarafını karşı karşıya getirmeyi matah bir şeymiş gibi gösteremezsiniz. 'Madem çok kızdınız bana, o yazıyı yazacağınıza gelseydiniz stüdyoya, ben severim böyle şeyleri' dediniz. Kadın örgütleri gelip stüdyo basmakla mükellef değiller. Bizlerin rating kaygısından daha büyük kaygıları var.

O metne o kadar sinirlenmişsiniz ki, “bırakın kadın derneklerini, bunu köşe yazarları bile yapıyor” diyorsunuz izleyicilerinize. Kadın derneklerini nasıl görüyorsunuz Seda Sayan?

“Türkiye’nin en güvenilir kadınıyım hanfendi” diye bağırdığınız kadınlar siz medyanın cinsiyetçi dilini ana diliniz gibi konuşurken, onlar-bizler yıllardır kadına yönelik şiddetle en ön saflarda mücadele ediyor/uz.

“Madem olaya bu kadar vakıfsınız, bana saldıracak şeye kadar geldiniz, neden kadını boşamadınız” Bu nasıl bir üsluptur Seda Sayan?

Baroların kadın komisyonlarının nasıl ittirile ittirile kurulduğundan, adli yardım için kadın örgütlerinin nasıl mücadeleler verdiğinden habersiz biri olarak nasıl bu kadar rahat konuşabiliyorsunuz?

'Siz beni nasıl karalarsınız, siz kimsiniz' dediğiniz kadınları, bir hareketi siz nasıl karalayabiliyorsunuz?

“Siz bana edepsizce saldırdınız, kurumunuzda ve beraber yürüdüğünüz arkadaşlarınızı dengeleyiniz, onları zaptediniz” dediniz, sizin tabirinizle 70 milyonun önünde. Siz bu sözleri söylemekte beis görmeyebilirsiniz; ama biz kadın dayanışmasını önemsiyoruz. Bizler arkadaşlarımız üzerinde tahakküm kurup onların davranış ve eylemlerini yönetmiyoruz. Biz her türlü tahakküme ve hiyerarşiye karşıyız.

Kadın çalışmalarını parmak sallamalarınızdan, tahakkümünüzden fırsat bulabildikçe anlatmaya çalışan kadınlara “Seda Sayan, gelin kadınlar sizi çok seviyor, gelin bunu yapın diyeceksiniz” demek…Çağrılmayı beklemeden siz gitseydiniz kadın örgütlerine. Bu kadar yıldır kadın konularını işliyorum, kadın örgütlerinden nasıl yararlanabilirim deseydiniz. Siz kimsiniz, ne işe yararsınız dediğiniz insanların kapısını çalsaydınız. Öyle sevgiyle falan olmasına da gerek yok. Biz kadın hakları aktivistleri yıllardır sevgi sonucu öldürülen kadınlarla çalıştığımız için sevgi bizim için, sizin anladığınız anlama gelmiyor ne yazık ki.

Siz bize dün canlı yayında kadına yönelik şiddeti izlettiniz. Siz programa katılan iki kadına da sözlü şiddet uyguladınız.

Biz kadın örgütleri olarak yıllardır kadının beyanı esastır derken, her iki tarafı dinlemek zorundayım diyorsunuz.

“Bir anne olarak, bir kadın olarak…” deyip durdunuz tüm program boyunca. Kadınlar tam da bu annelik rolleriyle öldürülüyor Seda Sayan. Kadını mağdur konuma düşüren cümleleri kullanmıyoruz biz feministler. Eğitmek, akıl vermek, öğretmek gibi hiyerarşik anlam içeren hiçbir kavrama yer yok bizim hareketimizde. Başkanının (ki kadın örgütleri başkanlığa da karşıdır) erkek olduğu bir kadın derneğinden “sahip çıkıyor”, kol kanat geriyor, silahlandırıyor diye övünerek söz etmek de neyin nesi?

Kadın dayanışmasının karşısında durduğunuz cepheye Cemil İpekçi’yi çağırmak ise harika bir fikirdi. İlk cümlesi, ben kadınları suçluyorum oldu İpekçi’nin. “Çünkü birlik değilsiniz, kadınlar arasında çekememezlik var…Size 1930’larda kadın hakları verilmiş, 1.5 milyon kadın bir araya gelip yürüyemediniz.”

Cehaleti bu kadar yüksek sesle dile getirmek büyük bir cesaret örneği. Kadın hareketinin tarihçesini bilememeniz, Osmanlı dönemindeki kadın hareketinden habersizliğiniz, Türkiye’deki kadın örgütlemesinin niceliksel ve niteliksel büyüklüğünden bihaber olmanız, mevcut yasaların değişiminde kadın örgütlerinin rollerine dair en ufak fikrinizin olmaması sizi en ufak şekilde rahatsız etmedi. Bilmemenin bütün lüksünden faydalandınız. Gerçekten mutlu biri olsa gereksiniz. Ayrıca bir ünlü olarak elde ettiğiniz, karşıdakine sen deme hakkını da sonuna kadar kullandınız, tebrikler!

Parmak sallayarak tahakküm kurmanın en güzel örneklerini izledik dün televizyonda. ”Kadın olduğunuz için laf kesiyorsunuz, 5 dakika susun” cümlesini 70 milyon aynı anda öğrendi. Kadınsa laf keser, bravo toplumsal cinsiyet trollerine bir cümle de siz kattınız.

LBGTT dernekleri üyesi olamamakla, örgütlü olmamakla övünüp, kadınlara örgütlenin demek neyin nesidir Cemil İpekçi? “Erkeğin cehaletten kurtulması için cahil annen kurtulması gerek.” “Akıllanmış kadınlarsınız artık.”

Yukarıdaki cümleleri ben yazarken sinirlerim bozuldu. Oysa siz teklemeden peşpeşe söylediniz dün. Ama karşınızdakiler sizlere düşüncelerini aktarmaya çalışırken daha kötüsünü söylediniz; “Devam edin daha çok öldürülürsünüz.”

Sizi ihbar ediyorum Cemil İpekçi. Yarın öbür gün bir adam, 'bak Cemil İpekçi haklıymış sen de çok konuştun' deyip bir kadını öldürecek ve müsebbibi siz olacaksınız, farkında mısınız?

Program boyunca İFK’daki arkadaşları neredeyse konuşturmayan Seda Sayan, programın sonunda “Siz ne yapıyorsunuz, Fatma’yı boşayamıyorsan ne yapıyorsun sen avukat hanım orda, siz ne işe yarıyorsunuz?” diyerek adeta kükredi. Bunun şokunu henüz atlatmadan, Cemil İpekçi, “Kadın akşam içiyor, orasını burasını açıyor, sonra kalkıyor diyor ki adam bana tecavüz etti, dava açıyor” dedi.

Televizyondan bunları dinlemek, buna katlanmak son derece güçtü. Toplumsal cinsiyet rolleriyle ilgili yaptığımız yüzlerce çalışmayı 1 saat içinde neredeyse çöpe attınız. Sizin kadar geniş bir kitleye ne yazık ki ulaşamıyoruz. Fakat siz, farkında değilsiniz ama, dün bu topluma cinsiyetçi, şiddeti meşrulaştıran bir bombayı pimini çekerek bıraktınız.

Sizden şikayetçiyim.

Şimdi size iyi yayınlar. 70 milyon sizi izliyor.


Aylin Çelik
Van Kadın Derneği

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.