Yıpranmış Tişörtüyle PKK Propagandası Yaptığı Gerekçesiyle 20 Gün Hücre Cezası Aldı
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde hak ihlallerine yenileri eklendi.
İHD İstanbul Şubesi’nde basın açıklaması yapan Av. Hüseyin Boğatekin
müvekkillerinin fiziki ve psikolojik işkenceye maruz kaldığını anlattı.
Müvekkilleri Agit Tan, Savaş Sahbudak, Barış Şahbudak, Nusret Delen ve İsmet Delen’in aileleriyle birlikte basın toplantısı yapan Av. Boğatekin, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nin utanç merkezi haline geldiğini belirtti.
Müvekkili Barış Şahbudak’ın yıkanmaktan tişörtündeki Bikke, yazısının B harfinin alt kısmının aşınmasından kaynaklı ortaya çıkan yazıyla “PKK propagandası” yaptığı gerekçesiyle 20 gün hücre cezası aldığını söyleyen Boğatekin, en büyük sorunlarının yaşadıklarına dair dilekçelerin verilememesi olduğunu belirtti. Tutukluların Anayasal haklarından kaynaklı dilekçe hakkının gasp edildiğini söyleyen Boğatekin, iletişim haklarının büyük oranda kesildiğini söyledi.
Dışarıda delil üretemeyen devletin içeride delil üretmeye çalıştığını söyleyen Av. Hüseyin Boğatekin, yeni tutuklanan veya cezaevine alışmakta zorlanan tutukluların belli hücrelerde tecrit edildiğini, istekleri dışında bağımsızlar arasına yerleştirildiğini belirtti. Dışarıda da kaymakamlık veya çeşitli devlet kurumları aracılığıyla ailelerle görüşmeler yapıldığını aktaran Boğatekin, bu tür uygulamalarla tutukluların ve ailelerinin pişmanlık ve ajanlık dayatmasına zorlandığını belirtti.
Siyasi tutukluların özellikle baskı altına alındığını belirten Boğatekin, ailelerin çocuklarının yaşamlarından endişe duyduğunu belirtti.
Agit Tan’ın annesi Mürüvet Tan, dışarıda 17 yaşındaki bir başka oğlunun bir yıl içinde iki kere Kürt olduğu gerekçesiyle işten atıldığını belirterek, kaymakamlıktan görevlilerin kendilerini ziyaret ederek, bu durumu kullanmaya çalıştıklarını belirtti. “İş istiyor musunuz, para istiyor musun?” sorularının sorulduğunu söyleyen Mürüvvet Tan, devletin hangi nedenle kapısına geldiğini sordu.
Savaş ve Barış Şahbudak’ın babası Kerem Şahbudak da çocuklarının yaşadığı sorunları anlattı, medyanın sorunlara yer vermemesine tepki gösterdi.
Verem hastası olan kardeşi Nusret Delen’in tedavisinin yapılmadığını söyleyen Ömer Delen de kardeşinin bir an önce serbest bırakılmasını istedi. (etha)
Müvekkilleri Agit Tan, Savaş Sahbudak, Barış Şahbudak, Nusret Delen ve İsmet Delen’in aileleriyle birlikte basın toplantısı yapan Av. Boğatekin, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nin utanç merkezi haline geldiğini belirtti.
Müvekkili Barış Şahbudak’ın yıkanmaktan tişörtündeki Bikke, yazısının B harfinin alt kısmının aşınmasından kaynaklı ortaya çıkan yazıyla “PKK propagandası” yaptığı gerekçesiyle 20 gün hücre cezası aldığını söyleyen Boğatekin, en büyük sorunlarının yaşadıklarına dair dilekçelerin verilememesi olduğunu belirtti. Tutukluların Anayasal haklarından kaynaklı dilekçe hakkının gasp edildiğini söyleyen Boğatekin, iletişim haklarının büyük oranda kesildiğini söyledi.
Dışarıda delil üretemeyen devletin içeride delil üretmeye çalıştığını söyleyen Av. Hüseyin Boğatekin, yeni tutuklanan veya cezaevine alışmakta zorlanan tutukluların belli hücrelerde tecrit edildiğini, istekleri dışında bağımsızlar arasına yerleştirildiğini belirtti. Dışarıda da kaymakamlık veya çeşitli devlet kurumları aracılığıyla ailelerle görüşmeler yapıldığını aktaran Boğatekin, bu tür uygulamalarla tutukluların ve ailelerinin pişmanlık ve ajanlık dayatmasına zorlandığını belirtti.
Siyasi tutukluların özellikle baskı altına alındığını belirten Boğatekin, ailelerin çocuklarının yaşamlarından endişe duyduğunu belirtti.
Agit Tan’ın annesi Mürüvet Tan, dışarıda 17 yaşındaki bir başka oğlunun bir yıl içinde iki kere Kürt olduğu gerekçesiyle işten atıldığını belirterek, kaymakamlıktan görevlilerin kendilerini ziyaret ederek, bu durumu kullanmaya çalıştıklarını belirtti. “İş istiyor musunuz, para istiyor musun?” sorularının sorulduğunu söyleyen Mürüvvet Tan, devletin hangi nedenle kapısına geldiğini sordu.
Savaş ve Barış Şahbudak’ın babası Kerem Şahbudak da çocuklarının yaşadığı sorunları anlattı, medyanın sorunlara yer vermemesine tepki gösterdi.
Verem hastası olan kardeşi Nusret Delen’in tedavisinin yapılmadığını söyleyen Ömer Delen de kardeşinin bir an önce serbest bırakılmasını istedi. (etha)
YORUM YAZIN