İHD Sürgü Raporunu Açıkladı: Önlem Alınmazsa Daha Ağır Sonuçlar Oluşabilir

İnsan Hakları Derneği (İHD) Malatya Şubesi, Malatya'nın Doğanşehir İlçesi'ne Bağlı Sürgü Beldesi'nde, Alevilere yönelik linç girişimiyle ilgili raporuna açıkladı.

Raporda 29 Temmuz'da gelen başvuru üzerine 30 Temmuz günü beldeye gidilerek incelemeler yapıldığı belirtildi. Raporda aile bireylerinin anlatımlarına yer verildi. Rapora göre, Hasan Evli, 26 Temmuz Cuma günü saat 01.30 sıralarında Ramazan davulcusu Mustafa Evşi'nin duvar ve pencerelerine mani eşliğinde tokmakla vurduğunu, pencerelerinin kırıldığını, kendilerinin de davulcuya "Alevi oldukları için bu davranışın hakaret ve aşağılama olduğunu" söylediklerini belirtiyor.

Bu tartışma üzerine davulcuyla birlikte orada bulunan farklı şahısların kendilerini tehdit ettiğini, kasabayı hemen terk etmelerinin istendiğini anlatan Evli, olay yerine gelen jandarmanın kalabalığı dağıttığını belirtti.

Ertesi gece 50'yi aşkın kişinin tekrar gelerek tacizde bulunduklarını ve hakaret ettiklerini söyleyen Evli, 28 Temmuz gecesi ise 500'ü aşkın kişinin tekbir ve slogan sesleriyle evlerine geldiğini ve "Sürgü Kürtlere mezar olacak", "Sürgü Alevilere mezar olacak" sloganları attığını, evi taş yağmuruna tutuklarını ve ateş açtıklarını kaydetti.

Jandarmanın müdahalesi ile grubun dağıldığını söyleyen Hasan Evli, ancak jandarmanın saldırganlar hakkında bir işlem yapıp yapmadığı konusunda bilgi edinmediklerini ifade etti. Evli, davulcuyu darp ettikleri iddiasını da yalanladı.

Hasan Evli, jandarma ve belediye başkanının "can güvenliğinizi sağlamayız" diyerek beldeyi terk etmelerini önerdiğini ancak bunu kabul etmediklerini belirtti.

Raporda, saldırıya uğrayan evin camlarının tamamen kırıldığı, duvarlarda taş izleri bulunduğu belirtilirken, görüşülen jandarma yetkilisinin "saldırı karşısında zaman zaman zorlandıklarını" söylediği aktarıldı.

İHD Malatya Şube Başkanı Servet Akbudak, Şube Sekreteri Ramazan Kuzu, Şube Yönetim Kurulu üyeleri Av. Ali Hamamcı ve Suphi Güvenç ile Nihal Pekaslan'dan oluşan heyetin olaya ilişkin değerlendirmesi ise şöyle:

"Görüşlerine başvurduğumuz kişi ve kurumların anlatımlarıyla oluşan kanaatimiz, ülkemizin genel siyasi atmosferi, milliyetçi muhafazakar duyguların yükseltilmesi sonucu farklı kimlik, inanç ve değerlere karşı gelişen tahammülsüzlüğün bir sonucu olarak ortaya çıktığını; aynı aileye yönelik daha önceden de benzer olaylar yaşandığını; söz konusu aile üzerinden belli grupların kışkırtıcı rol üslendikleri; olay esnasında çekilen video kayıtlarının incelenmesi halinde şahısların tespit edilebileceğini; bu tespitimizin görüştüğümüz kişi ve kurumların anlatımlarından da anlaşıldığını; farklı inanç ve kimlikleri içinde barındıran Malatya'da buna benzer olayların daha önce de yaşandığını; önlem alınmaması durumunda benzer ya da daha ağır sonuçlar doğurabilecek potansiyel olaylara gebe olduğunu belirtmekte fayda olduğunu düşünüyoruz." (ETHA)