Sürgü'de Linç Edilmeye Çalışılan Aile: 4 Gündür Dışarı Çıkamıyoruz

Malatya'nın Doğanşehir İlçesi'ne bağlı Sürgü Beldesi'nde gerici faşistlerin saldırısına maruz kalan Evli ailesi, Sürgü Belediyesi'nin iddialarına yanıt verdi.

AKP'li belediyenin internet sitesinde yer alan açıklamada, ailenin "provokatör" olduğu, Ramazan davulcusunu darp ettiği ve "daha önceleri de olay çıkardığı" iddia edilmişti.

İddialarla ilgili ETHA'ya konuşan aile bireylerinden Perişan Evli, şöyle dedi: "Kesinlikle kabul etmiyoruz. Bu bize yapılan yanlış tüm Türkiye'ye yapılan yanlıştır. İki kara cahilin toplanıp bütün bir aileyi katletmeleri... Biz nasıl yapıyoruz, kapı penceremizi kendimiz mi kırdık? Biz nasıl provokatör oluyoruz? Biz ne yapmışız, kiminle kavga yapmışız. Gelip sorabilirsiniz bizi tanıyanlara. 10 kişi, bin kişiye ne yapabilir? Bizim kapımız penceremiz kırılmış, darp edilmişiz. Suç duyurusunda bile bulunamıyoruz, çünkü dışarı çıkamıyoruz. 4 gündür dışarı çıkamıyoruz. Kesinlikle kabul etmiyoruz, bizim söylediklerimizde yalan yok. Belediyenin açıklaması kesinlikle yalan."

Ramazan davulcusunun "dayak yedim" diyerek rapor aldığını söylediğini hatırlatan Evli, "Dövmedik, dövsek jandarma bizi mahvederdi. Dövüldüğünü gören de yok" dedi.

Saldırganların hala elini kolunu sallayarak dışarıda gezdiklerine dikkat çeken Perişan Evli, "Hiçbir tutuklama yok, hiçbir can güvenliğimiz yok. Devlete güvenemeyeceksek, kime güveneceğiz, kime sığınacağız? Bu işte Belediye Başkanı'nın da parmağı var. Hiç kimse kendisini soyutlamasın" dedi.

Evli ailesi Sürgü'yü terk etmeyecek
Önceki gece evleri taşlanan Evli ailesini, dün gece CHP ve AKP milletvekilleri ile bazı demokratik kurumlar ziyaret ederek, toplantı yaptı. Ziyarete CHP milletvekilleri Hüseyin Aygün, Veli Ağbaba, Hüseyin Sarı ve Mustafa Kurt, AKP milletvekili Öznur Çalık, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Malatya Şube Başkanı Songül Canpolat, ÖDP ve EMEP il başkanları, HDK, SES ve Eğitim Sen temsilcileri katıldı. Toplantıya, ailenin koruma talebine "Beldeyi terk edin" yanıtı veren Sürgü Belediye Başkanı Faruk Taşdemir de katıldı.
Taşdemir, toplantıda yine ailenin güvenliğinin sağlanamayacağını belirterek, beldeden ayrılması konusunda baskı yaptı. Aile, kendilerinin gitmesi durumunda diğer Alevi ailelere saldırıların artacağını belirterek, bunu kabul etmedi.

Toplantıda ailenin mağduriyetinin giderilmesi gerektiği belirtildi. AKP Milletvekili Çalık, saldırganların bulunarak cezalandırılması konusunda çaba göstereceklerini savundu. Milletvekilleri bugün saldırganlarla da görüşecek.

Bu arada, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel de bugün aileyi ziyaret etti. Tuncel, şu sıralar, evde aile ile görüşüyor.

Sürgü Belediyesi: Aile Provokatör

Sürgü Belediyesi,  saldırıya uğrayan Alevi aileyi suçlayarak, "provakatör" olarak nitelendirdi.

Sürgü Belediyesi'nin internet sitesinde yer alan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Sürgü Kasabamızda Provakatörler İş Başında. Sürgü Kasabası'nda Provokatörler Alevi-Sünni Çatışması çıkarmaya çalıştı. 28 Temmuz Cumartesi gecesi meydana gelen olayda Evli Ailesi Ramazan davulunu çalan Mustafa Evşi adlı vatandaşa evimizin önünde davul çalma diyerek uyardılar davulcu da bu benim işim bir şikayetiniz varsa karakola muhtarlığa gidin deyince davulcuya hakaretler edip küfür ettiler bunun üzerine çıkan tartışmaların üzerine davulcuyu darp ettiler darp raporu alan davulcu savcılığa şikayette bulundu. ayrıca davulcuya sizin sadece davulunuzu değil ezanınızı da susturacağız demesi üzerine olaylar büyüdü. Bu aile daha önceden de kasabada olaylar çıkarmıştı. Sürgü halkı alevisiyle sünnisiyle bugüne kadar hiçbir olay yaşamamış, kardeşçe yıllardır geçinmişlerdir.Hal böyleyken ne yazık ki utanarak ve de üzülerek söylüyoruz ki bu provokasyona en başta Malatya'nın bazı yerel haber siteleri: haber basın ahlak ilkelerine uymaya söz veren bunu da her fırsatta dile getiren bir avuç zavallı medya grubu olayı içinden çıkılmaz bir hale getirmiştir.
Alevi-sünni çatışması çıkarmaya çalışan provokatörler bazı yanlı medya kuruluşları aracılığı ile evlerinin önün yüzlerce kolluk kuvvetleri olmasına rağmen telefonlarla bağlandıkları TV lerde evlerinin önlerinde hiçbir kolluk kuvvetinin olmadığını belirterek duygu sömürüsünde bulunarak işleri içinden çıkılmaz bir hale getirmişlerdir."