Header Ads

Eren Keskin: O İki Çocuk Kürtaj Olmayı Tercih Ederdi

Kadınların kürtaj hakkını ortadan kaldırma hazırlığında olan AKP hükümeti, toplumu ikna etmek için, "Tecavüz mağdurlarının çocuklarına da devlet bakar" dedi. Hükümet, doğumun, tecavüzle büyük bir travma yaşayan kadınlara ve kız çocuklarına yeni bir travma anlamına geleceği gerçeği üzerinde hiç durmadı.

Gözaltında Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu avukatlarından Eren Keskin, büroya yapılan iki başvurunun çifte travmayı gözler önüne serdiğini söyledi.

Keskin, tecavüze uğrayan ve doğurmak zorunda bırakılan iki çocuğun hikayesini şöyle özetledi: "Biri, 12 yaşında bir çocuktu. Diyarbakır'da koruculuğu kabul eden akrabalarından birinin tecavüzüne maruz kalıyor. Ailenin bir bölümü de koruculuğu kabul etmemiş. Tecavüzcü, çocuktan 40 yaş büyük. O çocuk, çok uzun bir zaman tecavüze uğradığını kimseye açıklayamıyor.

SOKAKTA OYNUYOR AMA KARNINDA ÇOCUK VAR
Gebeliği 9. ayına girerken gerçek ortaya çıkıyor. O ana kadar büyüyen karnını kamufle ediyor. Bir tarafta sokakta oynuyor, diğer taraftan karnında çocuk var. Büyük bir travma yaşıyor. O çocuk, doğurdu ve bebek hemen Çocuk Esirgeme Kurumu'na verildi. Bir süre sonra da, ailesi tarafından başka biriyle evlendirildi.

ÇOCUK ESİRGEME KURUMUNA VERİLDİ
Tecavüz mağduru çocuk öldürülebilirdi de. Ama aile çocuğu evlendirme yolunu seçti. O günlerde çocukla uzun görüşmeler yapmıştık. Ben, bebeği merak edip etmediğini sordum. 'Görmeyi istiyor musun?' dedim. 'İstemiyorum ama sadece kime benzediğini öğrenmek isterdim' dedi. Bu çok kötü bir andı benim için. Ne olursa olsun, 12 yaşında da olsa, kendinden çıkan bir varlıktı ve merak ediyordu.

Tecavüzün ardından o doğum, çocuğun hayatına mal oldu. Çocuk Esirgeme Kurumu'na verilen çocuktan da bir daha hiç kimsenin haberi olmadı. Çünkü o çocuk, bir günah ürünü olarak görüldü. O korucuya sonunda hiçbir şey olmadı. Ama kız çocuğunun hayatı mahvoldu, para karşılığı evlendirildi."

'HATAYI BOYUNCA TRAVMAYA MAHKUM EDİLDİ'
Avukat Eren Keskin'in hukuki destekte bulunduğu ikinci olay ise Batman'da yaşandı ve yine bir korucu tecavüzüydü: "17 yaşında bir çocuk, 3 korucunun tecavüzüne maruz kaldı. Hamile kalan çocuk, doğum yaptı. Babanın, o koruculardan biri olduğu adli tıp raporlarıyla belgelendi. Ancak, devletin mahkemeleri, o tarihlerde geçerli olan yasaya göre, 'küçük yaşta kız çocuğuyla, kızın kendi isteğiyle ilişkiye girmek'ten ceza verdi. Yani devlet bakış açısı son derece erkek egemen. Mağdur, ilk başlarda çocuğunu görmek istemedi, bebek Çocuk Esirgeme Kurumu'na verildi. Ama yıllar sonra çocuğunu almak istediğinde ise, çocuğun kime verildiğinin açıklanamayacağı söylendi. O kadın da hayatı boyunca bu travmayla yaşamaya mahkum edildi."

'KÜRTAJ OLMAYI TERCİH EDERLERDİ'
Avukat Eren Keskin, iki çocuğun seçme şansı olsaydı kesinlikle kürtaj olmayı tercih edeceklerine dikkat çekti, "Çünkü, o çocuğu doğurmakla hayatlarının bütününe etki eden bir travma yaşadılar. Hayatları değişti" dedi.

Devletin kürtajı yasaklayarak tecavüz mağdurlarını doğurmaya zorlamasının da tecavüzcüleri korumak anlamına geldiğini söyleyen Av. Keskin, "'Devlet bakar' diyorlar. Bu kadar çok çocuğun sokakta olduğu, dilendiği ya da madde bağımlısı olduğu bir coğrafyada neye güvenerek devlet bakar diyorlar? Önce sokaktaki çocuklara baksınlar" diye konuştu.

'SONU ÖLÜM OLACAK'
Avukat Eren Keskin, kürtajın yasaklanması durumunda kadın ölümlerinin artacağına dikkat çekti, "Sağlıksız koşullarda illegal kürtajlar artacak ve belki de kadın ölümlerine neden olacak. Namus cinayetleri de artacak. Bir kadının evlilik dışı çocuk doğurması, o çocuk tecavüz sonrasında olsa bile, kadının suçlu görülmesi için yeterli olacak." (Arzu Demir/ETHA)

1 yorum:

Blogger tarafından desteklenmektedir.