Çocuklarını İhmallere Kurban Veren Ülkede Bugün
Urfa'da bir çocuk okul çıkışı evine giderken rögar kapağı açık bırakılan kuyuya düştü boğuldu. Diyarbakır’da ise yağmur suyunun oluşturduğu su birikintisine giren 4 çocutan 2'si hayatını kaybetti. Bir belediye başkanı ilk kez suçu başkasına atmadı.
Urfa'da 12 yaşındaki Fehime Ay, okul çıkışı evine giderken logar kapağı açık bırakılan kanalizasyon ve atık su kuyusuna düştü. Akıntıya kapılan küçük kız, dereden ancak 3 saat sonra ölü olarak çıkarılabildi.
Diyarbakır'da ise ertesi gün, serinlemek için girdikleri göletten iki çocuğun cansız bedini çıktı. 5 yaşındaki Ahmet Eşmen ve 7 yaşındaki Furkan Eşmen'in cesetleri bugün kuyudan çıkarılırken, olay yerinde incelemelerde bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'dan dikkat çekici bir açıklama geldi: “Kolektif bir ihmal var.”
BİR İLK YAŞANDI
İlk kez bir belediye başkanı, Uşak'ta 10 yaşındaki Umut Balık'ın, İstanbul'da 5 yaşındaki Dilara Dumrul'un ve 8 yaşındaki Umut Akdoğan'ın ölümünden sonra yapılan açıklamalardan farklı konuştu. Baydemir, alışa geldiğimiz gibi suçu başkasının üzerine atmadı, şöyle konuştu:
“Kolektif bir ihmal ve duyarsızlığın bedelini ödedik. Burası büyükşehir belediyemizin sınırlarımız içerisindedir. Köylülerin hayvanlarını otlattığı için kapatılmasına izin vermedikleri belirtiliyor.
Bu su birikintisi kent merkezine 14-15 kilometre uzaklıktadır. Toplu konut inşaatında göletin suyu kullanılmıştır. Bundan istifa eden her kimse eski haline getirmesi gerekiyordu. Hukuki süreç takip edilmedir. Kimin ihmali varsa bulunması için çaba sarf edeceğim.
Bana göre ahlaken ve vicdanen Büyükşehir Belediyesi, Kaymakamlık, Valilik, okul ve TOKİ ile anne ve babanın, buradaki ahalinin, hepimizin ihmali sözkonusudur. Burası liseye 100 metre uzaklıkta ama nasıl olur da hiçbir ihbar ya da şikayet gelmez. Yazın burada çocuklar yüzüyormuş. Hemen hemen herkes gözünü kapatmış.
1997’den bugüne bir inceleme yapılmalıdır. Çok büyük bir bedelle yaşanan bu olay, bundan sonra hepimize ders olur.
Olay adli soruşturmaya konu olmalıdır. Soruşturmanın delil karartmaya neden olmayacağı bir zaman anında burayı kapatacağız.”
DERS ALINMIYOR
Özellikle 5 yaşındaki Dilara Dumrul'un Mart 2007'de İstanbul Bahçelievler'de, yol şantiyesinde açık bırakılan rögar kapağına düşerek yaşamını yitirdiği olay ve ardından yaşananlar hala vicdanları sızlatıyor.
Dilara'nın ölümüne sebebiyet veren Güntek Mühendislik patronları para karşılığı serbest kalmıştı. Dilara Dumrul'un ailesi, cinayetin sorumlusu şirketten ne kadar para aldığını açıklamamıştı. İSKİ yöneticileri ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş hakkında ise soruşturma dahi açılmamıştı.
Son yıllarda yaşanan diğer belli başlı çocuk cinayetleri ise şunlar:
Antalya'nın Teomanpaşa Mahallesi Demirgül Sitesi'inde kapağı açık bırakılan foseptik çukuruna düşen 8 yaşındaki Aslı Keçeci hayatını kaybetti. Sitenin bahçesinde 1 gün önce ilaçlama yapılmış, ekipler Aslı'nın düştüğü foseptiği de ilaçlamıştı.
Uşak'ın Eşme İlçesi'nde Nisan başında kaybolan 10 yaşındaki Umut Balık'ın cesedi ise eğitim gördüğü Yatılı Bölge İlköğretim Okulu'nun 100 metre ilerisindeki foseptik çukurunda 9 gün sonra bulunmuştu. Rögar kapaklarından birinin, içindeki atık seviyesinin ölçülmesi ve kötü kokunun okula gelmemesi için açık tutulduğu ortaya çıkmıştı.
8 yaşındaki Umut Akdoğan da rögar cinayetine kurban gitmişti. Tuzla Aydınlı'da, TOKİ konutlarının foseptik çukuruna düşen Umut Akdoğan'dan geriye sadece bir kalem kalmıştı. Mahalle halkı, açılan çukurun foseptik çukuru olarak kullanılacağını ancak üzerinin kapatılmadığını söylemişti.
haber: etha
Urfa'da 12 yaşındaki Fehime Ay, okul çıkışı evine giderken logar kapağı açık bırakılan kanalizasyon ve atık su kuyusuna düştü. Akıntıya kapılan küçük kız, dereden ancak 3 saat sonra ölü olarak çıkarılabildi.
Diyarbakır'da ise ertesi gün, serinlemek için girdikleri göletten iki çocuğun cansız bedini çıktı. 5 yaşındaki Ahmet Eşmen ve 7 yaşındaki Furkan Eşmen'in cesetleri bugün kuyudan çıkarılırken, olay yerinde incelemelerde bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'dan dikkat çekici bir açıklama geldi: “Kolektif bir ihmal var.”
BİR İLK YAŞANDI
İlk kez bir belediye başkanı, Uşak'ta 10 yaşındaki Umut Balık'ın, İstanbul'da 5 yaşındaki Dilara Dumrul'un ve 8 yaşındaki Umut Akdoğan'ın ölümünden sonra yapılan açıklamalardan farklı konuştu. Baydemir, alışa geldiğimiz gibi suçu başkasının üzerine atmadı, şöyle konuştu:
“Kolektif bir ihmal ve duyarsızlığın bedelini ödedik. Burası büyükşehir belediyemizin sınırlarımız içerisindedir. Köylülerin hayvanlarını otlattığı için kapatılmasına izin vermedikleri belirtiliyor.
Bu su birikintisi kent merkezine 14-15 kilometre uzaklıktadır. Toplu konut inşaatında göletin suyu kullanılmıştır. Bundan istifa eden her kimse eski haline getirmesi gerekiyordu. Hukuki süreç takip edilmedir. Kimin ihmali varsa bulunması için çaba sarf edeceğim.
Bana göre ahlaken ve vicdanen Büyükşehir Belediyesi, Kaymakamlık, Valilik, okul ve TOKİ ile anne ve babanın, buradaki ahalinin, hepimizin ihmali sözkonusudur. Burası liseye 100 metre uzaklıkta ama nasıl olur da hiçbir ihbar ya da şikayet gelmez. Yazın burada çocuklar yüzüyormuş. Hemen hemen herkes gözünü kapatmış.
1997’den bugüne bir inceleme yapılmalıdır. Çok büyük bir bedelle yaşanan bu olay, bundan sonra hepimize ders olur.
Olay adli soruşturmaya konu olmalıdır. Soruşturmanın delil karartmaya neden olmayacağı bir zaman anında burayı kapatacağız.”
DERS ALINMIYOR
Özellikle 5 yaşındaki Dilara Dumrul'un Mart 2007'de İstanbul Bahçelievler'de, yol şantiyesinde açık bırakılan rögar kapağına düşerek yaşamını yitirdiği olay ve ardından yaşananlar hala vicdanları sızlatıyor.
Dilara'nın ölümüne sebebiyet veren Güntek Mühendislik patronları para karşılığı serbest kalmıştı. Dilara Dumrul'un ailesi, cinayetin sorumlusu şirketten ne kadar para aldığını açıklamamıştı. İSKİ yöneticileri ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş hakkında ise soruşturma dahi açılmamıştı.
Son yıllarda yaşanan diğer belli başlı çocuk cinayetleri ise şunlar:
Antalya'nın Teomanpaşa Mahallesi Demirgül Sitesi'inde kapağı açık bırakılan foseptik çukuruna düşen 8 yaşındaki Aslı Keçeci hayatını kaybetti. Sitenin bahçesinde 1 gün önce ilaçlama yapılmış, ekipler Aslı'nın düştüğü foseptiği de ilaçlamıştı.
Uşak'ın Eşme İlçesi'nde Nisan başında kaybolan 10 yaşındaki Umut Balık'ın cesedi ise eğitim gördüğü Yatılı Bölge İlköğretim Okulu'nun 100 metre ilerisindeki foseptik çukurunda 9 gün sonra bulunmuştu. Rögar kapaklarından birinin, içindeki atık seviyesinin ölçülmesi ve kötü kokunun okula gelmemesi için açık tutulduğu ortaya çıkmıştı.
8 yaşındaki Umut Akdoğan da rögar cinayetine kurban gitmişti. Tuzla Aydınlı'da, TOKİ konutlarının foseptik çukuruna düşen Umut Akdoğan'dan geriye sadece bir kalem kalmıştı. Mahalle halkı, açılan çukurun foseptik çukuru olarak kullanılacağını ancak üzerinin kapatılmadığını söylemişti.
haber: etha

YORUM YAZIN