'Bir Kürt'ün Öleceği' Önceden Belliydi

Muğla'da Şerzan Kurt'un polis tarafından öldürülmesi olayında ayrıntılar açığa çıktıkça cinayetin organize olduğu şüpheleri kuvvetleniyor.

Olay yaşanmadan önce evine doğru yürümekte olan Şerzan Kurt, sokakta ülkücülerle karşılaşıyor, kendisine rahatsız edici derecede bakılan Şerzan Kurt, kendisini eve zor atıyor ve Evrim isimli arkadaşına yaşadıklarını anlatıyor, içinde bir sıkıntı olduğunu söylüyor.

Evrim, aynı gün balkonda otururken Ahmet Reis adlı bir ülkücünün caddeden "Bugün bir Kürt ölecek" diye bağırdığını belirtiyor.

Aynı gece saat 00.30'u gösterdiğinde Cansel İ. ve Sefa Ö. adındaki solcu öğrenciler Muğla'da İstanbul Birahanesi'nin önünden geçerken Samet E.'nin başını çektiği ülkücülerin küfür ve hakaretlerine maruz kalıyor. Olayı haber alan solcu öğrenciler birahanenin yanındaki parkta toplanıyor, ardından kavga çıkıyor. Ülkücü grubun başında yine Samet E. var. Kavgaya polis müdahale ediyor, gençleri gözaltına alıyor. Ardından iki el silah sesi duyuluyor.

Saat 02.30 civarında ise Şerzan Kurt'un da aralarında bulunduğu solcu gençler arkadaşlarının gözaltında olduğu karakola yürüyor. Yol üzerinde bulunan lokantadaki ülkücülerle taşlı kavgaya tutuşuyorlar.

Polis gaz bombaları atıyor. Bu sırada sivil polis Gültekin Şahin ateş ediyor. Şerzan başından vuruluyor.

Muğla sokaklarında atılan "Bu gece bir Kürt ölecek" naraları gerçek oluyor. O gece bir Kürt genci, üniversite öğrencisi Şerzan Kurt başından vurulup komaya giriyor. Şerzan'ın yaşam mücadelesi iki hafta sürüyor.

"Samet diye bir öğrenci ülkücü grup içinde vardı, simaen tanırım, eylemlerden dolayı kendisini tanırım." Mahkeme ifadesinde böyle diyor Şerzan'ı vuran polis Gültekin Şahin. Ancak telefon kayıtları, Şahin ile Samet E. arasında başka bir ilişki olduğunu ortaya koyuyor.

155'i arayan Samet E. "Bana bakın, biz İstanbul Bar'ın önündeyiz, hep toplandılar bak, bizi kumpasa getirecekler, acil buraya ekip gönderin yoksa kötü olacak, aa hep sıkacam haa, gönder ekibi, saldırıyorlar, saldırıyorlar" diyor.

155 ise "Benim ekiplerim orada" yanıtını veriyor.

Samet E. 155'deki memurla konuşurken, yanındakilere "Abi Koray abiyi aldılar, sıkın abi, Gültekin abi" diye sesleniyor.

Samet E.'nin polislerle olan ilişkisini ortaya koyan bir başka görüşme ise şöyle:

Samet: "Abi bak 155'i gönder, anasını bacısını s...... gelirim emniyetten seni arar burayı... A... g... şerefsizleri gönderin lan İstanbul'a (İstanbul Bar'ı kastediyor)"

155: "Kapat lan, kapat terbiyesiz."

Samet: "Ben Samet bak, burayı bastılar, bak geliyorlar."

155: "Küfrün âlemi yok, kapat telefonu."

Samet: "Abi ben Samet'im. Buraya gönder ekipleri."

Samet E. kendisini önemsemeyen polise yabancı olmadığını gösterircesine "Abi ben Samet'im. Buraya gönder ekipleri" diyerek kendini tanıtıyor.

haber: etha ve ismail saymaz/radikal