Header Ads

Savcı, Selendi İçin "Irkçı Öfke" Dedi

Manisa'nın Selendi ilçesinde Aralık 2009'da yaşanan ve Romanların sürülmesiyle sonuçlanan olaylarla ilgili soruşturma tamamlandı. Selendi Savcılığı'nın hazırladığı iddianamede, Romanların maruz kaldığı saldırılar "ırkçı" olarak tanımlandı.

Selendi Savcısı Makbule Karadağlı Çetin tarafından hazırlanan iddianamede, 80 sanık hakkında, TCK'nın 216. maddesi gereği "Halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek ve aşağılamak", "izinsiz gösteri yapmak" ve "mala zarar vermek"ten 3 ila 150 yıl arasında değişen hapis cezaları istendi.

İddianamede, "Irkçı öfke var" diyen savcı, sanıkların sadece Romanların malına zarar vermediğini, "Öldürelim", "Buradan gönderelim" sözler sarfettiğine dikkat çekti. Savcı Çetin, suçun örgütlü işlendiğini belirtti.

İddianamede, 80 kişi sanık, 74 kişi müşteki, üç kişi de hem müşteki hem şüpheli olarak yer alıyor.

16 Aralık 2010'da Selendi Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek olan davanın ilk duruşması öncesi, saldırıya maruz kalan Romanların ifadeleri 11 Ekim'e kadar Salihli'de talimatla alınacak.

Roman Dernekleri Başkanı Abdullah Çıstır,  Selendi Savcısının derinlemesine araştırma yapması ve yeni başlıklar açmış olmasını olumlu bulduklarını söyleyen Çıstır, "Savcının bu olayda 'aşağılayıcı suçlar' tanımlaması toplumda ayrımcı uygulamalara karşı olan negatif bir örneğe karşı pozitif önlemler alınmasına yönelik bir tanıdır. Bu tanımı çok önemli buluyoruz" dedi.

Abdullah Çıstır, saldırganların 3 yıl ile 150 yıl hapis cezası ile yargılanmasını şöyle değerlendirdi: "Yeni olayların yaşanmamasında etkili ve caydırıcı olacaktır. Dünyada ayrımcılığa ve ırkçılığa karşı ciddi suçlar işleniyor. Bu davayı Türkiye'de önemli bir mesafe olarak görüyoruz. Umuyoruz ki İçişleri Bakanlığı'nın hazırladığı Ayrımcılığa Karşı Mücadele taslak çalışmasına da yansır. Bize göre savcı, bu noktada kamuoyuna ve bakanlığın hazırladığı taslak çalışmasına önemli bir çıktı vermiştir. Bu tanıyı önemsiyoruz. Toplumda, eşitlik ilkesinde böylesine aşağılayıcı bir şey olmamalı. Bu durum topluma kin ve nefret aşılıyor. Bu tür provokatif eylemlerin toplumsal infiale dönüşmesinde, toplumun her kesimini önemli derecede etkileyebileceğini düşünüyorum."

Selendi'de, Romanlara yönelik aylar öncesinde başlayan ayrımcı uygulamalar ve gerginlik, 2009 yılının Aralık ayında lince dönüşmüştü. Sokak ortasında 'pis Roman'; kahvede 'Romanlara çay vermiyoruz' sataşmaları ile ayyuka çıkmıştı. 3 bin 500 kişiden oluşan ırkçı kalabalık saldırılarının son aşamasında, 'Selendi bizimdir bizim kalacak' sloganlarıyla Romanların evlerini kurşunlamış, arabalarını yakmış ve yakaladıkları Romanları öldüresiye dövmüştü. Yaşadıklarına dayanamayan Necdet Uçkun kalp krizi geçirerek hayatını kaybederken, Romanlar, Manisa Salihli'ye sürülmüştü.

haber: etha

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.