Erdoğan: Seni Oraya Gönderen Başbakan'a, 'Bu Başbakan Bomba Yağdırıyor' Dersen Olmaz
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AKP TBMM Grubu'ndaki konuşmasına başlamadan önce partisine katılan Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba'ya partisinin rozetini taktı.
'AK Parti ile OHAL kalkmıştır'Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu illerinin 12 Eylül 1980 mücadelesiyle birlikte ağır ve insanlık dışı süreçler yaşandığına işaret ederek, terörle mücadele adı altında bölgede çok ağır tahribat gerçekleştirildiğini, çocuklarının gözleri önünde anne ve babalara yapılan insanlık dışı muamelelerin çocuklarda silinmesi zor travmalar bıraktığını kaydetti.
'Onların dilinden hukuk anlar'Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmaya işaret ederek, şöyle konuştu: ''Yine bu sabah yavru muhalefet verip veriştiriyor. Hakaret, aman yarabbi diz boyu... Kim buna kılavuzluk yapıyor, bilemiyorum ama dedim ya cevap vermeyeceğim. Cevap vermeyeceğim için üzerinde durmayacağım. Onların dilinden hukuk anlar, onları hukuka havale edeceğiz.
Erdoğan, şunları kaydetti: 'Biz BDP'ye bu yeni süreçte sağduyulu olması, soğukkanlı olması ve cesur davranması yönünde tavsiyelerimizi ilettik ve iletiyoruz. Siyaset, baskılara karşı cesur bir duruş sergilemekle başarıya ulaşır. Siz aklınızı icraya mı verdiniz? İradenizi kiraya mı verdiniz? Madem siyaset yapacaksınız, bunu onurunuzla yapın. Kendi iradenizi ortaya koyun. 'Yok şuradan talimat gelecek, yok buradan talimat gelecek, o talimatı beklememiz lazım.' Sen nesin o zaman? Sen nesin? Şu parlamentonun altında o zaman ne işin var? Siyaset zor zamanda zor kararları almakla çözümün bir aracı olabilir. Kendi fanatik kitlesini mutlu etmek, tatmin etmek için sorumsuzca açıklama yapan siyaset, gün gelir gerçekle yüzleşir ve mahkum olur. Biz BDP'nin daha en başından itibaren öldürmenin değil, yaşatmanın yanında durmasını bekledik. Terörü, teröristi, teröristin öldürme hakkını savunmasını değil, yaşama ve yaşatmak hakkını savunmasını bekledik. Bakıyorsunuz, bu yeni süreçte de devam eden çözüm sürecinde de kendi fanatik kitlesine şirin görünmek kaygısıyla teröristin öldürme hakkını savunuyor. O terörist Mardin'de polisi alçakça şehit ederken, güvenlik güçlerinin operasyonlarını eleştirmek, samimi bir duruş değildir. Şu anda işte o polisimizi şehit edenlerle, o dağlarda polisimiz çatışma halinde. Ne yapacağız, çatışmayacak mıyız? Onların izlerini sürmeyecek miyiz? O polisimizin kanını yerde mi bırakacağız? o şehitler, o 1,5 yaşındaki Musab'ın gözyaşlarını biz ne yapacağız? sonuna kadar onun izini sürmeye, onlara gereken cevabı vermeye mecburuz, bu bizim sorumluluğumuzdur. Elinde silah dağlarda bizim askerimize namertçe pusu kuranların hakkını savunmak, onlara yönelik operasyonu eleştirmek çözümü isteyen bir tavır değildir.''
'Samimi iseniz bırakırsınız silahları'Başbakan Erdoğan, çözümden yana olduklarını ifade ederek, ''Çözümden yanayız derken de kusura bakmayın, terör estirenler, bu çözüm sürecini baltalamak isteyenler bizden anında cevabını alırlar. Samimiyseniz, dürüstseniz bırakırsınız silahları, bu ülkede yaşamak istemiyorsanız, gitmek istediğiniz ülkeye de gidersiniz. Bu konuda da gerekli güvenceyi verdim, açıkladım. Daha önce sınırlarda yaşanmış olanları yaşatmamak için elimizden geleni de AK Parti olarak yaparız. Ama bu milletin huzurunu, refahını kimsenin gölgelemeye hakkı yoktur'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Paris'te suikast olur olmaz devleti, hükümeti itham etmenin de aynı şekilde ilkeli bir duruş ve ilkeli bir siyaset olmadığını söyledi. Paris'teki olayın aydınlanmasına, faillerin tespitine ilişkin umudun çoğaldığına inandığını belirten Erdoğan, olay aydınlatıldığında, daha ilk andan itibaren Hükümeti ve devleti itham edenlerin mahcup olacağını, özür dileyeceğini ve gerçekle yüzleşmek noktasında yeni samimiyet testine maruz kalacaklarını kaydetti.
''Biz samimiyeti arıyoruz'' diyen Erdoğan, şöyle konuştu: ''Sorumluluk mevkiindeyiz. Samimi olanlarla bu işler konuşulur, samimi olmayanlarla neyi konuşacağız? Bize samimi görünenler geliyor, konuşuyoruz, 'peki, buyurun' diyoruz kendilerini adaya gönderiyoruz. Açık açık söylüyorum. Sen adadan döndükten sonra zehir zemberek açıklama yaparsan olmaz. Seni oraya gönderen bir Başbakan'a, Kürt kardeşlerime 'bu Başbakan bomba yağdırıyor' dersen olmaz. Biz Kürt kardeşlerimize gönlümüzü açtık onlara bomba yağdırmadık, biz teröristlere bomba yağdırdık. Bugün de yarın da teröristlerle bu mücadelemiz aynen devam edecektir, orada taviz yok. Kararlılığımız orada aynen devam edecek.''
Erdoğan, 2002'de AKP ile başlayan normalleşme sürecini büyük bir kararlılıkla bugünlere getirdiklerini söyledi. Daha kat edilecek uzun bir mesafe olduğunu belirten Erdoğan, bir yandan sorunları tek tek çözmeye, bir yandan anlayışları değiştirmeye devam edeceklerini kaydetti. Erdoğan, Türkiye'nin 2002 öncesine, vesayet, asimilasyon ve inkar günlerine, baskı ve işkence günlerine dönmemesi için her tedbiri aldıklarını, bu noktada genç nesillere de güvendiklerini ifade etti.
''Statükoyu savunan, geçmişi özleyen, karanlığa alışmış ve aydınlıktan gözleri kamaşan partilere rağmen biz ısrarla değişimi, aydınlığı, kardeşliği ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz'' diyen Erdoğan, bu konuda hiç kimsenin endişesinin olmamasını istedi.
(ajanslar)

YORUM YAZIN